Ana içeriğe atla

Kayıtlar

2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Anı Yaşama Sorunsalı

Anı küçümseme yanılgısı, egonun bizi zehirlemesi mi acaba ? Kurgulanmış, ulvi hedeflerin peşinden koşma sevdası mı yoksa anı yaşamanın bahanesi bol korkaklığı mı? Şimdilik sadece sorular var. Ve bilmediğimizi bilmemizin melankolisi... Küçük bir dünyam ve basit hayallerim var.  Bu cümleyi tekrar düşündüğümde sonuna parantez için de bir ünlem (!) işareti koymam gerektiğini fark ettim.  Zira arka bahçemde inşa ettiğim uzay mekiğini unutmuşum. Abartıyı, kurguda bonkörce kullanmanın ne sıkıntısı var ki ? Bırakalım da hayallerimiz tam olsun, fazla olsun, abartılı olsun... Platonik tutkularımızın, aşklarımızın bastırılmış acıları puslu bir gün gibi yüreğimizi yeterince sarıyor. Unutmak, kutsanmış bir hediye, zamanın döke saça taşıdığı anıları... Ama özneleri asla! Ocak 23, 2018

Kör Nokta ve Altın Oran

Güzeli ıskalamanın ve pisliğe tam göbeğinden batmanın ahmakça çaresizliği var tuhaf ebeveynlerin tuhaf hayal dünyalarındaki gerçeklerle, gerçek dünyadan bir haber büyümüş benim gibi insanların yaşamında... Her gün yeni bir eğitim yeni tecrübelerle dolu, çıkardığım dersler yine aynı aklın süzgecinden geçecek ve kendi gerçekliğimin içerisinde ne anlam bulacak meçhul. Kurnaz, bencil, egolu, patavatsız gibi duyguları yeterince barındıramadığından normal bir insan değilsin ve bu yüzden mevcut yaşantının doğal frekansına ayak uydurabilmek için antidepresan denen kimyasallar ile akıl kimyan da biraz oynaman gerekiyor. Eksiklerin bir kaçını böylece hallediyorsun. Peki sonra yine olmuyor arkadaş. Yanlış zamanda doğmuş gibisin. Kör noktada mı duruyorum yoksa hayat mı benim kör noktamda duruyor çözemedim. Çok sorum var ve anlamaya çalıştığım olaylar. Belki de tüm soruların yanıtı ve hayatın düzeni basit bir altın oran içerisinde dönüp durmakta. Eğer bunlara yanıt bulmaya ömrüm yeterse kendi k...

Biyolojik varlığımız aklımızın sınırı mı?

 Biyolojik varlığımız aklımızın sınırı mı? Bir potansiyelin önündeki bir engel mi?       Evrim sürecinde homo sapiensin var oluşu ve aldığı yol, bütüne bakıldığında kısa olsa da bilişsel anlamda aldığı yol inanılmazdır. Araştıran, sorgulayan, öğrenen, üreten ve yaratan bir beyin enerjisinin %20sini çektiği bedenin sınırlarından kurtulmak isteyecektir. Fiziksel, biyolojik engeller; teknoloji ve tıp ile giderilse de beyin iç güdüsel olarak bununla yetinmeyecek ve daha fazla gelişmek için kendine yer açmak isteyecektir. Bu da beyin büyürken bedenin küçülmesi veya bedenin terk edilmesi yani bilincin dijital ortama taşınması demektir. Ters bir yaklaşımla ise bedenimize, beynimize eklediğimiz elektronik takviyeler beynin fonksiyonlarında körelmeye sebep olabilir.            Şu an için gelecek tam bir kaos. Henüz kurallar yazılmadı. Ve ben bu konuda şimdilik daha fazla yazmak istemiyorum. Nisan 27, 2018