İlkel siyaset kalıplarına hapsolmuş ve kafası karışık insanlar, insanların olağan sorunları ile uğraşmaya fırsat bulamıyor; yada bunları göremiyor. Sağ, sol, muhafazakar, etnik, mezhep gibi siyasi kalıplar bir çok insana seçme şansı sunulmadan, inanç gibi, doğduğun coğrafya gibi sorgusuz sualsiz tek gerçeklik olarak yapışıyor. Değişim ve gelişimi yaratacak farkındalığı kazananlar için bu kısır döngü kırılabiliyor. Fakat ne olursan ol bu yapılar o kadar güçlü ve yaygın ki insanın birey olarak varlığına saygı duymadan onu biçimlendirme çabasına giriyorlar. Bu ilkel siyaset kalıplarından daha da ilkelerinin kıymet görmesi de bir toplum için, içeride çok acınası bir durum oluşturur. Dışarıdan ise sömürülmeye müsait, değersiz insan yığınları olarak algılanır. İşgalci ulusların gözünde bu ilkel toplumun varsıl değeri gelişmemişliği üzerinden değerlendirilir. Sonuç olarak onlar bu insanları bilinçsiz vahşi hayvanlar sınıfına koyarak o...
Zaman akıp giderken, deneyimlediğimiz hayat bizi her anında şekillendirmeye devam ediyor. Bu blogda da denemelerimi biriktiriyorum. Unutkan tabiatımın acımasızlığından birşeyleri kurtarmak, geçmişten birşeyler hatırlamak ve okumak isteyenler ile paylaşmak için...