Eğitimin olağan hedefleri, üçüncü dünya ülkelerinde siyasilerin hedefleri ile örtüşmediği için havanda su dövmekten öteye gidilmez. Sırtınızı bilime yaslamadıkça, meyvesini en yakın 20 yılda alabileceğiniz uzak hedeflere ulaşma şansınız yoktur. 2003 yılında Yrd. Doç. Dr. Yusuf BUDAK ve Prof. Dr. Özcan Demirel hocaların bir çalışması var. "Öğretmenlerin Hizmet içi Eğitim İhtiyacı" başlıklı. Bu çalışmaya göre 11 yıl ve üzeri öğretmenlerin hizmet içi eğitimlere katılımı daha yüksekken, ilk on yılındaki öğretmenlerde bu oran çok daha düşük kalmış. Mesela bu iyileştirilebilirdi. Hemen diyebilirsiniz ki yeni atanmış öğretmenin bilgisi taze, eğitime ihtiyacı yok. Bende şunu söyleyeyim sizlere, mezun olur olmaz atandım. Fakat üniversitede öğrendiğim neredeyse hiçbir şey milli eğitimin müfredatıyla uyumlu değildi. Anlatacağım dersler benim için yeni olduğundan, anlatacağım derslere çalışıp, öğrencilerden konu olarak sadece bir hafta önde olsam da bunu hissettirmemeye çalışarak dersi...
Zaman akıp giderken, deneyimlediğimiz hayat bizi her anında şekillendirmeye devam ediyor. Bu blogda da denemelerimi biriktiriyorum. Unutkan tabiatımın acımasızlığından birşeyleri kurtarmak, geçmişten birşeyler hatırlamak ve okumak isteyenler ile paylaşmak için...